Çağdaş eğitim kavramı betondan ibaret değil
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 2019-2020 Eğitim-Öğretim Yılı’yla ilgili yayınladığı mesajında, günümüz dünyasının gerektirdiği bilgi, beceri ve değerlere sahip bireylerden oluşan bir toplumun, öğrenci merkezli ve beceri kazandırmaya yönelik bir eğitim sistemiyle mümkün olabileceğini kaydetti.
Cumhurbaşkanlığı Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 2019-2020 Eğitim-Öğretim Yılı mesajında şunları belirtti:
“Yeni bir ders yılına daha girerken, okul çağındaki çocuklarımız aileleri ile birlikte bunun heyecanını yaşıyor. Her yıl okulların açılış dönemleri, iyi dilekler yanında eğitimin sorunlarının da dile getirilmesine vesile olmaktadır.
‘GÖNÜL İSTERDİ Kİ BİR YIL TESPİT VE İFADE EDİLEN SORUNLAR BİR SONRAKİ YIL EN AZINDAN BÜYÜK ORANDA ÇÖZÜLMÜŞ OLSUN’
Gönül isterdi ki bir yıl tespit ve ifade edilen sorunlar bir sonraki yıl en azından büyük oranda çözülmüş olsun. Ancak üzülerek gözlemlemekteyim ki, yıllardır eğitimde tıpkı yargıda olduğu gibi, aynı sorunlar dile getirilmeye devam etmektedir. O kadar ki eğitimdeki bazı sorunlar kronikleşmiş durumdadır.
Okullardaki bazı en temel fiziki ve altyapı eksiklikleri bir türlü giderilemediği için, onları konuşmaktan, eğitimde esas olan öğrencilere nitelikli ve yenilikçi eğitim-öğretim programları sağlayıp sağlayamadığımıza yoğunlaşamıyoruz.
Örneğin ülkemizde okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise seviyelerinin tümünde okul ihtiyacı artık çok ciddi bir boyuta ulaşmıştır. Merkezileştirme adı altında köy okullarının tek tek kapatılması sonucu aşırı kalabalık merkezi okullar ortaya çıktığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla, uygun olan köylerde ve ihtiyaç olan merkezlerde yeni kamusal okul açılması konusu süratle ele alınıp okul ihtiyacı giderilmelidir.
Okullarımıza yeterli bütçe ayrılmaması, okul yöneticileri ve okul aile birliklerini ‘bağış’ toplamaya itmektedir. Bu durum her eğitim yılı başında kamuoyunda tartışılagelen bir diğer konuyu oluşturmaktadır. Okullarımıza bir miktar bütçe ayrılarak, eğitimdeki tüm paydaşların (yönetici, öğretmen, veli, uzman, öğrenci, yerel idare) bütçe yapma sürecine katılımını sağlayarak, okul merkezli bütçe anlayışının hayata geçirilmesi ele alınıp değerlendirilebilmelidir.
‘KALİTELİ VE ÇAĞDAŞ ’EĞİTİM’ VEYA ‘OKUL’ KAVRAMLARI, FİZİKİ BİNA VE ALTYAPIDAN İBARET DEĞİL’
Bütün bunlarla birlikte, kaliteli ve çağdaş ’eğitim’ veya ‘okul’ kavramlarının fiziki bina ve altyapıdan ibaret olmadığını akıldan çıkarmamamız gerekir. Günümüz dünyasının gerektirdiği bilgi, beceri ve değerlere sahip bireylerden oluşan bir toplum, öğrenci merkezli ve beceri kazandırmaya yönelik bir eğitim sistemiyle mümkün olabilir. Okullar, öğrencilerin aynı zamanda demokratik bir topluma katılmak için gerekli donanımı elde ettiği yerlerdir. Farklı kültürlere saygılı, birlikte yaşama becerilerine sahip, eleştirel düşünebilen, sorgulayabilen ve analiz edebilen yurttaşları, bu değerleri hedefleyen eğitim sistemleri yetiştirebilir.
Kıbrıs Türk toplumunu geleceğe taşıyacak eğitim sistemini yeniden yapılandırmak, bugünün ihtiyaç ve koşullarına göre eğitimde yaşanması gereken dönüşümleri belirlemek üzere ülkemizde toplam beş Eğitim Şurası yapılmıştır. Ancak, bu şuralarda alınan kararların birçoğu uygulanmamıştır. Şura Kararları tavsiye olarak kalıp rafa kaldırılmamalı, uygulamaya konulmalıdır.
Bu tespitlerle, yeni ders yılının verimli ve başarılı geçmesini dilerim.”