Başbakan Saner "IMF'miz yok Anavatanımız var" ile neyi kastetti?
Başbakan Ersan Saner "IMF'miz yok Anavatanımız var" ile ne demek istediğini açıkladı.
Başbakan Ersan Saner, BRT’de katıldığı programda daha önce söylediği "IMF'miz yok Anavatanımız var" cümlesine açıklık getirdi. Başbakan Saner, katıldığı programda gazetecilerin sorularını yanıtladı.
“HAYAT PAHALILIĞININ DONDURULMASI GÜNDEME GELEBİLİR”
Bütçe açığını kapamak için bir dizi tedbirler alınacağını söyleyen Saner, hayat pahalılığının dondurulmasının gündeme gelebileceğini aktardı.
Mart ayının bütçe için zor bir dönem olacağını dile getiren Saner, giderleri kısmak, gelirlerin arttırılması için çalışma yapacaklarını belirtti.
"BÜTÇE AÇIĞI 1 MİLYAR 160 MİLYONU BULACAK"
Bakanlar Kurulu olarak maaşların dışındaki tüm harcamalardan yüzde 10 kesinti yapılması için karar ürettiklerini anımsatan Saner, maaşların ardından kalan geriye kalan tüm harcamalarda yüzde 10 daralmaya gidileceğini, buradan elde edilen gelirle reel sektörün destekleneceği pakete imkan sağlanacağını ve bütçe açığını kapatmak için uğraşacaklarını söyledi. Saner, bütçe açığının 1 milyar 160 milyonu bulacağını da ifade etti.
Ek mesai konusunda da konuşan Saner, ek mesai oranının fazla olduğunu belirterek, konuyu masaya yatırma zamanının geldiğini vurguladı. KKTC çalışan personel sayısına bakınca, dünya ve güney ile kıyaslandığında, manzaranın ortada olduğunu ifade eden Saner, tasarruf yapma zorunlulukları olduğunu belirtti.
"PROTOKOLÜN EKLERİNİ MUHALEFET BAŞKANLARINA GÖNDERDİM"
Türkiye ile imzalanan protokolün içeriğinin bilinmediğine dair gelen eleştiriler için ise Saner, adaya gelir gelmez muhalefet başkanlarına protokolün eklerini gönderdiğini söyledi.
Hibe programının üçte birinin altyapı ve yollara gideceğini kaydeden Saner, reel sektöre yapılacak katkılar olduğunu, alt alta koyunca rakamların da ortaya çıktığını dile getirdi.
"MÜŞAVİRLİK SİSTEMİNİN KALKMASI İÇİN ADIM ATACAĞIZ"
Eylem planına ilişkin konuşan Saner, kamuda insan kaynaklarının etkin ve verimli kullanılması konusunda yapılacak çalışmanın Mart 2021, kamulaştırma işlerinin kolaykaltırılması, fiziki altyapı desteğinin verilmesi, gerekli değişikliğin meclise sevk edilmesinin de Nisan 2021 olarak öngörüldüğünü söyledi.
Eylem planının sürekli takip edileceğini kaydeden Saner, kamu görevlileriyle ilgili düşünülen çalışmanın da yüzde 85’inin tamamlandığını, çalışmanın da muhalefet partileriyle paylaşılacağını aktardı. Saner, müşavirlik sisteminin ortadan kalkması için adım atacaklarını vurguladı.
"IMF'MİZ YOK, ANA VATANIMIZ VAR DERKEN İLİŞKİLERİMİZDEN BAHSETTİM"
Saner, “Dünyadaki ülkelerin IMF’si vardır; bizim IMF’miz yok, ana vatanımız var” sözlerinin anımsatılması üzerine, “Anavatan, yavruvatan ilişkilerimizden bahsettim. Dünyada insanlar sıkıştığı zaman IMF’ye başvurur, bizim yok ama Allah’a çok şükür Türkiyemiz var dedim. Biz kredi almıyoruz, birçok şeyi hibe alıyoruz. Bunun net olarak anlaşılmasını isterim. İlişkilerimizin nasıl olduğunu ifade ettim” dedi.
Mali protokolün süresinin 1 yılla kısıtlanmasına ilişkin ise Saner, bunun nedeninin yapılacak olan işlemlerin daha sıkı takip edilmesi için olduğunu belirterek, “Protokolü, 3 yıla yaydığınızda 3 yıl zamanınız var algısının ortadan kalkması için kısıtlanmıştır” dedi.
"KAYNAK AKIŞI BELİRLİ ARALIKLARLA SAĞLANACAK"
Aktarılacak kaynağın belirli periyotlar ile gelmesi için Türkiye ile mutabık kalındığını ifade eden Saner, “Ödeme zorluğuna düşmeyeceğiz. Nakit akışının belli aralıklarla sağlanacak” ifadelerini kullandı. Saner, eylem planında ortaya konan maddeleri yerine getirmek için gayret göstereceklerini vurguladı.
Restoranların sivil itaatsizlik kararı alması için ise Saner, herkesi sorumlu davranmaya davet etti. “Ben de her yerin açık olmasını dilerim” diyen Saner, “Ama caddeler, restoranlar, her yer dolarsa, bununla birlikte hastaneler de dolarsa, hükümetin almış olduğu karar yüzünden böyle oldu diyecekler” ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE TALEP ETTİĞİ AŞIYA ULAŞMADA SIKINTI YAŞIYOR"
Türkiye'den gelen aşının miktarının daha fazla olacağı yönündeki beklentiyle ilgili olarak Saner, “Türkiye’nin Çin'den 105 milyon adet olarak talep ettiği aşıya ulaşmada sıkıntıları var. Elde ettikleri aşı miktarına göre KKTC’ye gönderiyor. Güney Kıbrıs’a nüfusa oranla 3 kat fazla aşımız var demektir” dedi.